Special for Opticians and Opticians
All About Ophthalmic Lenses
The following questions are the questions that were conveyed to Mehmet Akay, the founder of Akay Optik over the years, and answered by him. These answers given with experience constitute an important knowledge base for all opticians. The text below is not translated into English.
Gerek geleneksel, gerekse FreeForm progresif camların kullanımında karşılaşılan sorunlar benzerdir. Tecrübeler gösteriyor ki, sorunların en önemli nedeni, kullanıcının yeterince bilgilendirilmemesi neticesinde performans beklentisinin yüksek olması ve montajın kurallara göre yeterince hassas olarak yapılmamasıdır. Kişiye özel progresif camlar sipariş edilirken de çerçeve parametreleri verilmediği zaman camlar tasarımcının önceden belirlediği parametrelere göre üretileceğinden, camlar tam anlamıyla “Gerçek Kişiye Özel” olmamakta ve maksimum performans elde edilememektedir. Örneğin pantoskopik açısı 2 derece olan bir çerçeveye monte edilen, sipariş anında bu açı verilmediği için standart parametrelere göre üretilen “Kişiye Özel” +2.00 Sph. 2.00 Add progresif camlar inanınız ki pantoskopik açısı 10 derece olan çerçeveye monte edilen “Standart Freeform” camlardan özellikle orta mesafe ve yakın kullanımda daha verimsiz olacaktır.
Müşteri memnuniyetsizliğine neden olan diğer yaygın nedenler de reçete (muayene) ile ilgili sorunlar ve adaptasyon sorunlarıdır. Camların üretimi ile ilgili sorunlar (örneğin camların arızalı olarak üretilmesi) yok denecek kadar ender rastlanan bir durumdur. Üretim makinelerinin bakımı ve kalibrasyonları rutin olarak yapıldığı takdirde bir gün üretilen bir cam mükemmel iken ertesi gün üretilen camın tasarımının farklı veya hatalı olması mümkün değildir. Fakat mutlaka “Kişiye Özel” progresif camların kullanılması gereken durumlarda “Standart” progresif camların kullanılması ile elde edilen gözlükler, birçok kez yeterli performansa sahip olmamakta ve kullanıcı memnuniyeti daha düşük seviyede olmaktadır. Önceden daha düşük adisyonlu “Kişiye Özel” progresif cam verilen kişiye, daha sonra, daha yüksek adisyonlu “Standart” progresif camların verilmesi durumunda da birçok kez müşteri memnuniyetsizliği ile karşılaşılmaktadır. Adisyonun artması ile cam üzerindeki deformasyonlar arttığından ve orta mesafe koridoru daraldığından, yenilenen progresif camların daha iyi bir tasarımla üretilmesi ve daha kısa koridorlu camların tercih edilmemesi, müşteri memnuniyeti açısından önem taşımaktadır.
Türkiye’de Progresif gözlüklerle ilgili sorun yaşadığı zaman birçok optikçimiz, sorunun büyük olasılıkla camların üretiminden kaynaklanabileceği düşüncesiyle camları çerçeveden çıkarıp incelenmesi için üretici firmaya göndermektedirler! Yukarıda da ifade ettiğim gibi, Progresif cam kullanımı ile ilgili sorunlarda hatanın camlardaki üretim hatalarından veya hammaddeden kaynaklanma ihtimali çok düşüktür.
Progresif gözlük kullanacak olan kişinin sipariş anında, camların yapısı ve kullanımı hususunda bilgilendirilmesi, gözlüklerin teslimatı esnasında yaşanabilecek sorunları azaltır. En son teknoloji ürünü Kişiye Özel Freeform Progresif camları taksanız ve en hassas ölçüm ve işçilik makinelerini kullansanız dahi, %100 oranında müşteri memnuniyeti garantisinde bulunamazsınız. Sipariş anında, Orta Mesafe Koridorunun iki yanındaki flu görüntü veren astigmatik bölgelerden, Orta Mesafe Koridorundan ve Yakın Görme Alanlarından bakarken rahatsız edebilecek görüntünün dalgalanma olayından söz edilmesi ve bunun geçici bir sorun olduğunun anlatılması da tavsiye edilir. Daha önceden progresif gözlük kullanan ve özellikle okuma adisyonları arttığı için camlarını yenileyen kişilerin de Orta Mesafe koridorunun daralması ve periferideki aberasyonların artması nedeniyle, ilk günlerde bazı olumsuzluklar yaşayabilecekleri onlara söylenmelidir.
Örneğin, bilgisayar ekranına bakarken başın yukarıya kaldırılması gerektiği, baş hizasından yüksekte asılı olan küçük puntolarla yazılmış bir ilanı okurken zorlanabilecekleri (başlarını iyice yukarıya kaldırmaları gerektiği), yatarken okumakta veya televizyon izlemekte zorlanacakları ve arabayı park etmek için geriye bakarken sorun yaşayabilecekleri konusunda uyarılmaları yararlı olur.
Progresif camları önerdiğiniz zaman, “ben zaten uzakta gözlük kullanmıyorum” veya “ben gözlüksüz okuyabiliyorum” gibi ifadeler kullanıp çok isteksiz olan kişileri sonradan ikna etseniz dahi bu şahıslar birçok kez yapılan progresif gözlükten tam anlamıyla memnun kalmayacaktır.
Optikçinin inceleme için üretici firmaya gönderdiği sorunlu progresif camları inceleyen firma yetkilisinin, sorununun nedeni hakkında değerlendirme yapabilmesi birçok kez mümkün değildir. Gözlükçü progresif camları çerçeve üzerinde monte edilmiş olarak gönderse dahi, kalite kontrol yetkilisi ancak çerçeve bombesinin normal sınırlar dahilinde olup olmadığını ve diğer birkaç hatayı görebilir; montaj yüksekliklerinin, pupilla mesafelerinin, pantoskopik açının ve verteks mesafesinin doğru olarak uygulanıp uygulanmadığını bilemez! Esasında optikçi, gözlüğün kullanımında sorun yaratabilecek nedenler varsa bunları önceden fark edebilmeli, gerekli tedbirleri almalı ve karşılaşılan sorunları kendisi çözebilmelidir.
Ölçüm ve montaj kuralları doğru olarak uygulandığı zaman optikçilerin en çok problem yaşadığı camlar olan progresivlerle ilgili sorunları minimuma düşecektir. İnanınız ki progresif cam satışında başarılı olan optikçilerin başarı nedeni sadece çok pahalı cam satışı yapmaları veya pahalı ölçüm cihazları ve son teknoloji ürünü işçilik makineleri kullanmaları değildir.
Progresif cam montajında başarılı olmak isteniyorsa tüm kurallara mutlak surette uyulmak zorundadır. Orta mesafe koridoru gerçekte birçok firmanın kataloglarında gösterildiği kadar geniş değildir. ( Lütfen aşağıdaki şekillere bakınız). Örneğin 2.50 adisyon, kaliteli bir progresif camda, koridor içerisindeki aberasyon değeri 0.50 Cyl. altında olan “temiz” kanalın genişliği, en dar yerinde 4 mm. den daha geniş değildir! Adisyon değeri yükseldikçe hatalara daha az tolere edilmesinin esas nedeni budur. Adisyonu 3.00D. olan bir çift progresif camda yatayda her camın ½ mm. hatalı olarak monte edildiği durumda orta mesafedeki binoküler görme alanı kaybı %10’dan daha fazladır. Hatanın her camda 2 mm. olduğu durumda ise binoküler görme alanı kaybı %60’a ulaşmaktadır.
Bu nedenle, başarılı montaj için Sağ/Sol pupilla mesafesinin MUTLAKA dijital ölçüm aleti ile teyit edilmesi gerekmektedir. Montajı, sadece asetat kalemle işaretlenen pupilla pozisyonlarına göre yapmak yeterince hassas bir ölçüm tekniği değildir. Pupilla mesafe ölçümlerini bu yöntemle yapanlar daha fazla sorun yaşamaktadırlar. Pupilla mesafesini ölçeceğimiz aletin 0.5 mm hassaslıkta olması yeterlidir. Son zamanlarda yaygın olarak kullanılan bazı tablet bilgisayarlarla yapılan ölçümlerin yeterince hassas olmadığını görüyoruz. Pupilla mesafe ölçümü ile ilgili kuşkunuz olmaması için tablet bilgisayarla almış olduğunuz ölçüleri eski tip pupilometre ile teyit etmenizi tavsiye ederiz.
Progresif cam satışında yüksek müşteri memnuniyet oranı hedefleniyorsa, kullanıcılar arasında eleme yapılması gerekmektedir. Bazı durumlarda kullanıcının Genel Amaçlı progresif camlardan yüzde yüz olarak memnun olması mümkün olmamaktadır. Bu kişilere birçok kez Genel Amaçlı progresif camlar yerine değişik tasarımlı camların verilmesi daha uygun olur. Bu durum hakkında müşterilerin uyarılması ve onlara reçetelerine ve mesleki çalışmalarına en uygun olacak olan gözlüklerin verilmesi müşteri memnuniyeti açısından daha isabetli olur. Eğer istenirse, gerekli bilgilendirme yapılarak bu gözlüklere ek olarak ayrıca Genel Amaçlı Progresif gözlükler de verilebilir. Örneğin,
Uzak numarası V.P. (veya +0.25 veya benzer küçük bir diyoptri) ve Okuma Adisyonu 00 olan bir Ofis çalışanının “Genel Amaçlı” progresif camlardan %100 memnun olması neredeyse imkânsızdır. Bu kişiye “Ofis Progresif” camları vermek genellikle daha iyi bir çözüm olur.
Aynı şekilde örneğin bir diş hekiminin “Genel Amaçlı” progresif gözlükle diş tedavisi veya ameliyat yapması çok zordur. Bu kişiye klinik ortamında kullanmak üzere Ofis Progresif gözlük yapmak daha isabetli olur.
Uzak numarası -2.00 veya -2.50 civarında olan 50-60 yaşlarındaki, bilgisayar kullanmayan ev hanımı, yakını gözlüksüz olarak görebildiği için progresif camlar onun için bir avantaj olmayabilir.
Müşterinizi dürüstçe bilgilendirdiğiniz zaman, çerçeve duruşu ile ilgili üç parametreye dikkat ettiğinizde ve pupilla pozisyonlarını hassas bir şekilde belirleyip camların yatay ve dikey montajını da hassas olarak yaptığınız zaman yaşadığınız sorunların çok azaldığını göreceksiniz. Daha önce de belirttiğimiz gibi progresif cam kullanımında %100 başarı elde etmek mümkün değildir. Hassas ölçüm ve montaja ve kaliteli tasarımlı camların kullanımına rağmen, bazı kişilerin Progresif camlara tam anlamıyla adapte olamadığını, bazılarının da bu camları sadece belirli zamanlarda kullandığını hepimiz bilmekteyiz.
Çerçeve ile ilgili olanlar:
1. Çerçeve pantoskopik açısı toleranslar dışında olabilir. Pantoskopik açının küçük veya büyük olması nedeniyle, camların diyoptrisine bağlı olarak özellikle orta mesafe ve yakın görüşte ciddi deformasyonlar ve görme alanında daralma olabilir. Progresif cam montajında optikçilerin bazen dikkate almadığı, fakat sorunlara büyük ölçüde neden olan, PANTOSKOPİK açının küçük olmasıdır. İdeal pantoskopik açı değeri, 8-12 derece arasındadır. Progresif cam takılacak çerçevenin sap açısı mutlaka ayarlanabilmelidir. Okumada sorun olduğu zaman pantoskopik açı mutlaka kontrol edilmeli, açı tamam değilse artırılmalı veya azaltılmalıdır. Tabii ki Kişiye Özel progresif camlar çerçeve pantoskopik açısına göre üretildiği zaman, bu açının küçük veya büyük olmasının camların performansı açısından herhangi bir önemi yoktur.
2. Özellikle yakın okumada sorunlara neden olabilecek diğer çerçeve parametresi de “Çerçeve Bombe Açısı” dır. Çerçeve çok bombeli veya çok düz olabilir. Bu nedenden dolayı hem camların diyoptrik etkisi değişikliğe uğrar ve hem de görüntüde deformasyon oluşur. Çerçeve bombesinin 10 derecenin üzerinde olduğu durumlarda hemen her zaman yakın okuma sorunu yaşanmaktadır. Mümkün olduğu durumlarda, çerçevenin orta yerinden dışa doğru katlanarak bombe açısının azaltılması birçok kez sorunu çözmektedir. Pantoskopik açıda olduğu gibi, çerçeve bombesi normal değerler dışında olduğu zaman da, ancak Kişiye Özel progresif camlar çerçeve bombesi dikkate alınarak üretildiği takdirde camların performansında bir olumsuzluk olmamaktadır.
3. Üçüncü önemli parametre, verteks mesafesidir. Verteks mesafesi minimum olan çerçeve verilmesi, progresif camların performansını her zaman artıracaktır. Uzakta duran progresif camda oluşabilecek en önemli sorun, aradaki mesafe nedeniyle görüş alanının daralmasıdır. Uzakta duran camların diğer olumsuzluğu da mesafe farkı nedeniyle etkili diyoptrik gücün artması veya azalmasıdır.
4. Saplar eğik veya çerçeve duruşu herhangi bir nedenden dolayı yanlış olabilir. Yanlış duruş nedeniyle birden fazla parametre yanlış olacağı için sorun yaşanması olasıdır.
5. Çerçeve ayarları tamam olmadığı zaman gözlük öne kayabilir, orta mesafe koridoru yanlış bir pozisyona gelebilir ve ayrıca verteks mesafesi arttığı için camların diyoptrik etkisi toleransların dışına çıkabilir. Ayrıca, yukarıda madde 3’te de belirtildiği gibi öne kayan gözlükte özellikle orta mesafe ve yakındaki görüş alanı daralır.
Camlarla ilgili olanlar:
6. Sağ ve sol Montaj Artı’ları sağ ve sol pupilla pozisyonları ile yatayda çakışmayabilir. Böyle bir hata olduğu zaman, orta mesafe koridorları ve yakın okuma alanları yanlış pozisyona gelir.
7. Sağ ve sol camların Montaj Artı’ları sağ ve sol pupilla pozisyonları ile dikeyde çakışmayabilir. Gözlerden birisi diğerinden daha yüksekte ise o taraftaki camın da daha yüksek olarak monte edilmesi gerekmektedir. Bu yapılmadığı zaman orta mesafe koridorlarının yanlış pozisyonda olması nedeniyle gözlükte dengesizlik olabilir. Ayrıca diyoptriler yüksekse, montaj yüksekliklerindeki bu hata neticesinde oluşacak istenilmeyen diferansiyel dikey tabanlı prizmatik etki de sorun yaratabilir.
8. Montajın birçok kez gerektiğinden daha yüksek yapıldığını görüyoruz. Çok az okuyan ve gözlüğünü daha ziyade uzak görüşünde kullanan kişilerde montaj +’sını pupilla merkezine (yükseklik olarak) monte etmekle, kişi için daha önemli olan uzak görüş alanı daraltılmaktadır. Montajın, pupilla merkezinden örneğin 1.5-2 mm daha aşağıda yapılması, uzak görüş alanını genişletecektir. Çok uzun boylu olan veya yüksek araç kullanan kişilerde de montajın normalden alçak yapılması (pupilla merkezinden biraz aşağıda), kullanım rahatlığı açısından tavsiye edilir. Yalnız bu şekilde aşağı yönde desantrasyon yapıldığı zaman çerçeve pantoskopik açısının mutlaka artırılması gerekmektedir.
9. Montaj Artı’larının alçak takılması da sorun yaratabilir. Böyle bir hata yapıldığı zaman, kişi, okurken başını daha fazla yukarıya kaldırma ihtiyacı duyacak ve dolayısıyla kullanım konforunda olumsuzluk yaşanacaktır. Alçak olarak monte edilen progresif camlarda ayrıca Yakın görme alanı daha dar ve yakın mesafe kullanımı daha sıkıntılı olacak. Böyle bir durumda çerçeve pantoskopik açısının artırılması görüş konforunu bir miktar artırabilir. Montaj yüksekliği ile ilgili ölçü alınırken, herhangi bir hata ihtimalini azaltmak için, müşteri ile gözlükçünün gözlerinin aynı hizada olması dikkat edilmesi gereken bir husustur. Örneğin, gözlükçü ile progresif kullanıcısı arasındaki mesafe 40 cm. ve boy farkı da 4 cm. ise ( tedbir alınmazsa) montaj yükseklik ölçülerinde oluşacak hata 3 mm civarında olur.
10. Camlardan birisi veya her ikisi dönük olarak monte edilmiş olabilir. Böyle bir durumda gözler orta mesafe koridorunun kenarından veya dışından bakacağından kişi (hatanın miktarına ve reçete değerlerine, özellikle de adisyon miktarına bağlı olarak) az veya çok sorun yaşayabilir. Dönük camların (camlar silindirik ise) aks yönü de değişikliğe uğrayacak ve ayrıca istenilmeyen prizmatik etki de oluşabilecektir.
11. Çerçevedeki montaj yüksekliğine kıyasla camların asgari montaj yüksekliği uzun ise, camların okuma bölümleri kısmen veya tamamen çerçeve dışında kalacağından, kullanıcı yakın mesafede sorun yaşayacaktır.
12. Eğer iki göz arasında, dikey meridyende numara farkı 1.00 Diyoptriden fazla ise, oluşan diferansiyel dikey prizmatik etki orta mesafedeki görüşte ve okumada sorun yaratabilir. Britanya’da yapılan bir araştırmaya göre, dikey yöndeki anisometrinin 1 Diyoptriyi geçtiği durumlarda böyle bir sorun yaşanma ihtimali %50 civarındadır. Anisometri çok fazla değilse, biraz daha yüksek olarak monte edilecek olan daha kısa koridorlu progresif camların kullanılması durumunda diferansiyel prizma azalacağından progresif gözlüklerin kullanılabilme ihtimali artacaktır.
13. Bazı hassas kişiler, yukarıdaki tüm detaylar tamam olduğu halde, camların bombesi veya indeksindeki değişiklik nedeniyle rahatsız olabilmektedirler. Bu sorun daha ziyade yüksek diyoptrili, yüksek adisyonlu ve aksların çapraz yönlerde olduğu durumlarda oluşmaktadır. Yüksek indeksli olan özellikle yüksek diyoptrili camlarda “Abbe Değeri” düşük olduğundan, oluşan “Kromatik Aberasyon” rahatsız edici olabilmektedir.
Daha estetik camlar elde etmek için daha düz baz kullanılması da bazen sorun yaratabilmektedir. Daha düz olan camlar yakın için daha iyi olurken; uzakta kullanılacak gözlüklerin genelde daha bombeli olması gerekmektedir. Fazla bombeli olarak üretilen progresivler de hem daha kalın olacak, hem de bombeden dolayı daha itici bir görüntüleri olacaktır. Ancak camlar Kişiye Özel freeform olarak üretilecekse camların değişik bazlarda olması kayda değer bir fark oluşturmamaktadır.
14. Her yeni reçetede, adisyon arttığı için (genelde adisyon artıyor) progresif camlarda orta mesafe koridoru daralıyor ve camların yanal alanlarındaki görüntü kalitesi düşüyor. Bu nedenle, sorunların minimum düzeyde olması için, yenilenen camların en az eskileri kadar iyi bir tasarıma sahip olmaları gerekir. Adisyonun artması ile oluşan olumsuzluklara (orta mesafede görme alanının daralması ve yanal alanlardaki görme kalitesinin düşmesi) bir de daha düşük kaliteli tasarım eklenmemelidir.
Progresif cam satışında yüksek müşteri memnuniyet oranı hedefleniyorsa, kullanıcılar arasında eleme yapılması gerekmektedir. Bazı durumlarda kullanıcının Genel Amaçlı progresif camlardan yüzde yüz olarak memnun olması mümkün olmamaktadır. Bu kişilere birçok kez Genel Amaçlı progresif camlar yerine değişik tasarımlı camların verilmesi daha uygun olur. Bu durum hakkında müşterilerin uyarılması ve onlara reçetelerine ve mesleki çalışmalarına en uygun olacak olan gözlüklerin verilmesi müşteri memnuniyeti açısından daha isabetli olur. Eğer istenirse, gerekli bilgilendirme yapılarak bu gözlüklere ek olarak ayrıca Genel Amaçlı Progresif gözlükler de verilebilir. Örneğin,
Uzak numarası V.P. (veya +0.25 veya benzer küçük bir diyoptri) ve Okuma Adisyonu 00 olan bir Ofis çalışanının “Genel Amaçlı” progresif camlardan %100 memnun olması neredeyse imkânsızdır. Bu kişiye “Ofis Progresif” camları vermek genellikle daha iyi bir çözüm olur.
Aynı şekilde örneğin bir diş hekiminin “Genel Amaçlı” progresif gözlükle diş tedavisi veya ameliyat yapması çok zordur. Bu kişiye klinik ortamında kullanmak üzere Ofis Progresif gözlük yapmak daha isabetli olur.
Uzak numarası -2.00 veya -2.50 civarında olan 50-60 yaşlarındaki, bilgisayar kullanmayan ev hanımı, yakını gözlüksüz olarak görebildiği için progresif camlar onun için bir avantaj olmayabilir.
Müşterinizi dürüstçe bilgilendirdiğiniz zaman, çerçeve duruşu ile ilgili üç parametreye dikkat ettiğinizde ve pupilla pozisyonlarını hassas bir şekilde belirleyip camların yatay ve dikey montajını da hassas olarak yaptığınız zaman yaşadığınız sorunların çok azaldığını göreceksiniz. Daha önce de belirttiğimiz gibi progresif cam kullanımında %100 başarı elde etmek mümkün değildir. Hassas ölçüm ve montaja ve kaliteli tasarımlı camların kullanımına rağmen, bazı kişilerin Progresif camlara tam anlamıyla adapte olamadığını, bazılarının da bu camları sadece belirli zamanlarda kullandığını hepimiz bilmekteyiz.
Bir gözlükçüden gelen soru tam olarak şöyledir:"Bir müşterim, en geniş kanallı ve en iyi progresif camları uygulamamızı istedi. Reçetesi, Sağ. +4.00, Sol.+5.00 Add. 2.50 idi. Şablon çizerek ve gereken parametreleri vererek 1.67 indeks olarak “Kişiye Özel” progresif camları sipariş verdik. Camlar iki gün sonra geldi, montajı yaptık, müşterimiz mutlu oldu. Yalnız kafama takılan bir husus vardır. Montajdan önce camların numaralarını kontrol ettiğim zaman Sağ camın numarası +4.00, Sol camın numarası da +5.00 değildi. Yakın numaraları ise çok ilgisiz numaralar idi. Ölçümlerin tümünde sferik değerler okumam gerekirken, tüm fokometre değerleri silindirik idi. Montajdan önce firmayı aradığım zaman, bu durumun Kişiye Özel progresif camların özelliği olduğunu ve montajı cam üzerindeki markürlere göre yaptığım zaman sorun yaşamayacağımı söylediler. Benim sorum, freeform camlarda neden camlar sipariş ettiğimiz reçete numaralarına göre üretilmiyor?"
Bu soruyu, “Kişiye Özel” freeform cam siparişi veren birçok optikçi sormaktadır. Bu gözlükçülerin iddiası, “ Ben camı fokometrede ölçtüğüm zaman, reçete değerlerini görmek istiyorum” şeklinde olmaktadır.
Durumu şu şekilde izah edebiliriz: Reçete değerleri ile fokometre değerleri arasındaki farklılık, tüm FREEFORM camlara ait genel bir özellik olmayıp, sadece “Kişiye Özel” Progresif ve “Kişiye Özel” Tek Odaklı FREEFORM camların özelliğidir.
“Kişiye Özel” olmayan progresif ve tek odaklı freeform camlar standart parametrelere göre tasarlandığından, ölçüm neticeleri aynen Geleneksel progresif ve tek odaklı camlar gibidir. Yani fokometre ölçümünde camların numaralarını, genellikle sipariş ettiğiniz numaralar gibi görürsünüz.
“Kişiye Özel” FREEFORM camlarda üretim “özel” parametrelere göre yapıldığından, tasarımda camın yatay eğimi (çerçeve bombe açısı), dikey eğimi (pantoskopik açı), cam-göz arası mesafe (arka verteks mesafesi) ve göz-okuma materyali mesafesi dikkate alınmaktadır. Işık, gözlük camının eksenine paralel olarak gelmediği zaman kırılması farklı oluyor. Sferik bir cam yüzeyine dik olmayan bir açı ile gelen ışık kırıldığı zaman tek bir noktada odaklanmıyor, yani sferik cam, silindirik cam gibi performans gösteriyor.
Yukarıdaki örnekteki reçetemiz sferik olduğundan, ışığın cam yüzeyindeki tüm noktalarda kırıldıktan sonra göze sferik olarak gelmesi gerekmektedir. Fakat Çerçeve Bombe Açısı ve Pantoskopik Açı nedeniyle ışık sferik olan camın ön yüzeyine dik olarak gelmediğinden dolayı, yüzey, sferik bir cam gibi değil, fakat silindirik bir cam gibi performans gösteriyor.
Bizim nihai hedefimizin göze gelen ışığın reçetedeki sferik değerde olması olduğundan, oluşacak deformasyonu kompanse etmek için camın arka yüzeyindeki binlerce farklı noktada yüzeyin, hesaplanan silindirik değerlere göre işlenmesi gerekmektedir. Bu şekilde üretilen silindirik arka yüzey (esasında bu yüzeyin ismi “atorik” yüzeydir) verilen parametrelerde camın her noktasında istenilen sferik değeri oluşturmaktadır. Fokometrede sferik yerine silindirik değer okuma nedeniniz budur.
Bir gözlükçüden gelen sorunun tam metni aşağıdaki gibidir:"Aşağıda cam ve çerçeve detayları belirtilen progresif camları sürekli olarak çalıştığımız firmadan sipariş vermiştik : Sağ : +1.50+1.00 x 180Sol : +0.50+0.50 x 180Adisyon : 2.00Çerçeve ekartmanı : 55 x 15 mmÇerçeve B boyutu : 36 mmPd : Sağ/Sol: 33 mmÇerçeve Montaj Yüksekliği : Sağ/Sol: 21 mmCamların Minimum Montaj Yüksekliği : 20 mmÇap : 65 mmCamlar : 1.56 HMC Yapılan gözlükle müşterim, yakın okumada bazen çift gördüğünü ifade ederek sık sık baş ağrısı yaşadığını söyledi. Gözlüğü inceleme için üretici firmaya gönderdiğim zaman gelen raporda camlarda herhangi bir sorun olmadığı belirtildi. Bunun üzerine yaşadığım sorunu sipariş elemanınıza bildirerek Akay Optik’e yeni camlar sipariş ettim. Neticede üretilen ve kısa koridorlu olduğu söylenen ikinci çift camlar sorunu çözdü. Kısa koridorlu progresivlerin sorunu nasıl çözdüğünü izah edebilir misiniz? Her zaman kısa koridorlu progresivler daha başarılı mı olur? "
İlk yapılan camlarda yaşadığınız sorunun iki cam arasındaki dikey yöndeki diyoptri farkın 1.50 olması nedeniyle oluşan diferansiyel prizmatik etkiden kaynaklandığına inanıyorum. Minimum Montaj Yüksekliği 20 mm olan progresif camların okuma bölgelerinde oluşan prizmatik etkilerin yaklaşık değerini aşağıdaki şekilde hesaplayabiliriz:
Sağ camda: 2.50 x 1.6 = 4.00D. Taban Aşağı
Sol camda: 1.00 x 1.6 = 1.60D. Taban Aşağı
Bu durumda ilk üretilen camların okuma bölgelerinde oluşan diferansiyel prizmatik etki yaklaşık olarak 2.40 prizma diyoptrisi idi. Bir gözlüğün herhangi bir seviyesinde iki camda oluşan dikey prizmatik etki farkı (diferansiyel prizmatik etki) 1.00 diyoptrinin üzerinde olduğunda her zaman diplopi (çift görme) ihtimali vardır. Diferansiyel dikey prizmatik etki farkının 2.00 Diyoptriye ulaştığı zaman da sorun yaşanma ihtimali %50’ye yükselmektedir.
Bizim ürettiğimiz camların montaj yüksekliği 14 mm idi. Bu camların okuma bölgelerinde oluşan prizmatik etkilerin yaklaşık değerlerini de aşağıdaki şekilde hesaplayabiliriz:
Sağ camda: 2.50 x 1.00 = 2.50 Taban Aşağı
Sol camda: 1.00 x 1.00 = 1.00 Taban Aşağı
Netice olarak, son üretilen camların okuma bölgelerinde oluşan diferansiyel prizmatik etki ilk üretilen camlarda oluşandan yaklaşık 0.90 prizma diyoptrisi daha az, yani 1.50 prizma diyoptrisi oldu.
Bence sorunu çözen, prizmatik etki farkının 2.4 diyoptriden 1.5 diyoptriye düşürülmesidir.
İkinci sorunuza gelince, kısa koridorlu progresivlerin her zaman daha konforlu olduğu söylenemez. Koridorun kısalması, cam üzerindeki aberasyonların artmasına neden olduğundan özellikle adisyonun 2.00 diyoptriden fazla olduğu durumlarda gerek olmadıkça çok kısa koridorlu progresif camlar kullanılmamalıdır.
Gözlükçüden gelen tam soru şu şekildedir:"15 yıldan beri progresif gözlük camı satışı yapmaktayım. Ölçüleri çok hassas olarak ben alıyorum, kesim ve montajı da çok titiz olarak yapıyorum. Çok memnun olan müşterilerimin yanında çok sayıda da sorun yaşamaktayım. Önceden kullandığım marka ve model camı yeni reçeteye uygun olarak uyguladığım halde birçok kez kullanıcı yeni camlarla daha net görüş elde ettikleri halde, yeni camların eski camları kadar rahat olmadığını söylemektedirler. Sizce bunun nedeni nedir?"
Aynı marka ve model olmasına rağmen okuma adisyonu arttığı zaman Progresif camın tasarımı değişmektedir.
Reçete ve montaj detayları doğru olduğu halde aşağıdaki durumlarda camın konforu azalmaktadır:
1-Okuma adisyonu arttığı zaman: Bu durumda camın tasarımında iki önemli değişim olmaktadır:
Orta Mesafe Koridoru daralır.
Yanal alanlardaki deformasyon artar.
Kullanıcının bu doğal oluşum konusunda önceden uyarılması yararlı olur. Diğer önerimiz de, eskiye kıyasla daha gelişmiş (örneğin Kişiye Özel ) progresif cam kullanımıdır. Yalnız, Kişiye Özel Progresif camların beklenilen farkı yaratabilmesi için gerekli parametrelerin doğru olarak ölçülüp üretimin de buna göre yapılması gerekmektedir.
2-Camın koridor boyu kısaldığı zaman:
Kısalan koridor boyu, cam üzerindeki deformasyonu artırmaktadır. Yeni gözlükte (genellikle adisyon arttığından) daha uzun koridorlu progresif camların kullanılması yararlı olur. Eğer bu mümkün değilse, en azından koridor boyu eski gözlükteki kadar olmalıdır, daha kısa olmamalıdır.
Progresif camların kalınlığını ve ağırlığını azaltmak için her iki cama eşit olarak “Taban aşağı prizma” işlenmesi, uzun yıllardan beri uygulanan bir işlemdir. Konveks diyoptrili progresivlerin hemen hemen tümünde adisyon değerinin 2/3 oranında Taban Aşağı İnceltme Prizması uygulanmaktadır. Konkav progresivlerde de kalınlık dengelemek için bazen Taban Aşağı, bazen de Taban Yukarı prizma uygulanmakta, bazen de herhangi bir İnceltme Prizmasına gerek olmamaktadır. İnceltme prizmasının gücü ve taban yönü şu etkenlere bağlıdır:
Adisyon gücü
Uzak reçetesi
Montaj yüksekliği
Yatay desantrasyon
Cam şekli
Reçetede dikey yönde prizma yazılmışsa Sağ ve Sol inceltme prizmalarına müdahale yapılarak camın estetik görüntüsü iyileştirilebilir. Uygulanan toplam prizma değeri ve taban yönü reçetedekine eşdeğer olduğu sürece sorun olmaz. Örneğin aşağıdaki reçeteyi değerlendirelim:
Sağ. +2.00 Sph Add. 3.00 3D Taban Yukarı
Sol. +2.00 Sph Add. 3.00 2D Taban Aşağı
Prizma değerlerine herhangi bir müdahale yapmadan bu camlar yukarıdaki reçeteye göre üretilebilir. Fakat Sağ cama örneğin 1.5 D Taban Yukarı ve Sol cama da 3.5 D Taban Aşağı prizma uygulanırsa, elde edilen progresif camlar yine aynı performansı sağlayacaktır. Alternatif çift ile reçeteye göre birebir üretilen sağ ve sol camların tek farkı, camların üst ve alt kenar kalınlıkları arasındaki farklıktır. Genel uygulama, camların daha estetik görüntüsü için karar vermekte insiyatifi üretim laboratuvarındaki yetkiliye bırakmaktır.
Adisyonun 3.00D olduğu durumda rutin olarak uygulanan İnceltme prizması gücü 2.00diyoptridir. Yapılan istatistiklerden elde edilen sonuca göre bu güçteki bir prizmaya tolere edememe son derece ender rastlanan bir durumdur. Progresif cama İnceltme prizması işlenmesi, istisnasız tüm Rx firmalarının yaptığı bir uygulamadır.
Kişiye Özel freeform progresif camlara olan adaptasyon süresi, reçete değerlerine fazla bağlı olmayıp, tüm diyoptrideki reçeteler için genellikle çok kısa olmaktadır. Fakat aşağıdaki durumlarda Kişiye Özel progresivler, Geleneksel ve Kişiye Özel olmayan “Standart” freeform camlara kıyasla açıkça fark edilebilen üstünlük göstermektedir:
Çerçeve bombesinin 10 dereceden fazla olduğu durumlarda tüm progresiv camların mutlaka “kişiye özel” freeform olarak üretilmesi ısrarla tavsiye edilir.
Çerçevenin pantoskopik açısı 8 dereceden küçük veya 12 dereceden büyük ise, kişiye özel progresiv camlar tercih edilmelidir.
Camların verteks mesafesi normal sınırların dışında ise “kişiye özel” freeform progresiv ve “kişiye özel” tek odaklı camların kullanımı tavsiye edilir.
Sferik değer -/+3.00’ den büyük olduğunda kişiye özel progresiv camların uzak-orta mesafe ve yakın görme alanları daha geniş olur.
Reçetedeki silindirik değerlerin +/- 0.75’den daha yüksek olduğu durumlarda da kişiye özel freeform camlardaki görme alanları daha geniş ve kullanım daha konforlu olur.
Progresiv (ayrıca tek odaklı) prizmatik camların freeform olarak üretilmesi durumunda camlardaki deformasyon minimum düzeyde olur.
Kişiye Özel freeform progresif camların diğer avantajı da, okuma alanı “inset” pozisyonunun reçete değerlerine, pupila mesafesine ve okuma mesafesine bağlı olarak otomatik olarak hesaplanıp cam üzerindeki doğru konuma yerleştirilmesi imkânıdır. Yüksek diyoptrili ve prizmatik reçetelerde kullanım konforu için önemli olan bu hususun gerçekleştirilmesi, Standart Freeform progresivlerde mümkün değildir.
Ofis kullanımlı progresif camlar, günün önemli bölümünü orta ve yakın mesafede çalışmakla geçiren presbiyop (40 yaş üstü) kişilere çalışırken kullanmaları için önerilebilecek ideal camlardır. Yaşa, meşguliyete, alışkanlıklara ve reçete değerlerine bağlı olarak, Ofis progresif gözlükler, kişinin diğer uzak, yakın veya “Genel Amaçlı” progresif gözlüklerine ek olarak önerilebilecek “Özel Amaçlı” gözlüklerdir. Ofis progresif camların en önemli avantajı, orta mesafe ve yakında daha geniş görüş alanı ve ergonomik çalışma konforu sağlamasıdır. Tek dezavantajı da uzak görüş mesafesinin kısa ve uzak görme alanının oldukça dar olmasıdır. Bu özellik nedeniyle Ofis progresif gözlüklerle araç kullanılmamalıdır.
Ofis progresif camlar, hedeflenen maksimum uzak görme mesafelerine bağlı olarak değişik tasarımlarla üretilmektedir. Daha uzakta görüş sağlayabilen Ofis progresivlerin orta mesafe ve yakın görme alanları daha dar olmaktadır. Bu nedenle tasarımla ilgili tercihin, kişinin ihtiyaçlarına göre belirlenmesi gerekmektedir. Örneğin, halkla temasta olan bir halkla ilişkiler elemanı 3 metre mesafeye kadar görüş sağlayan camları tercih ettiği zaman, kendisine verilecek camların orta mesafe ve yakındaki görme alanlarının çok geniş olmayacağı konusunda bilgilendirilmelidir.
Bilgisayarda çalışan muhasebe elemanı ise, maksimum 3 metre mesafe yerine 1 metre mesafeyi görebilmeyi kabullenirse, kendisine verilecek Ofis progresif camların orta mesafe ve yakın görme alanları, ilk örnektekinden daha geniş olacaktır.
Ofis progresif camların önerilebileceği başlıca meslek grupları ve farklı hobilere sahip kişiler şunlardır:
Bilgisayar kullanıcıları
Ofis çalışanları
Başta Diş hekimleri olmak üzere tüm hekimler ve operatör hekimler,
Kuaförler
Fabrika çalışanları
Müzisyenler
Ressamlar
Sanatçılar
Makine tamircileri
Marangoz ve doğramacılar
Tesisatçılar
Aşçılar
